GECEYE UYANANLAR

 

GECEYE UYANANLAR

İlk okuduğum Cahide Birgül romanı, Geceye Uyananlar. Okumaya başladığım ilk sayfalarda kendime çok kızdım, neden daha önce yollarımız kesişmedi Cahide Birgül'le diye. Kitabın yazar hakkında olan kısmını da okuyunca Cahide Birgül'ün aramızdan ayrılmış olduğunu öğrendim ve üzüldüm. O bu satırları yazarken ben onu tanımıyordum ama şimdi o başka bir dünyadayken ben yazdıklarını okuyordum. Birden böyle düşününce yazmak ne tuhaf şey dedim kendime. Sen yoksun ama izlerin dünya üzerinde bir yerlerde...

Kitaba gelmeden önce, Cahide Birgül'ün üç kitabını okudum ve her üçünde de ortak bazı unsurlar olduğunu gördüm. Aile, bireylerin iç dünyalarının bir aynaya çıplak bir şekilde yansıtılan betimlemeleri ve polisiye unsurlar. Kitaplar polisiye türde yazılmış diyemeyiz, polisiye motifler için ilişkiler örüntüsü içerisinde kullanılan bir unsur diyebilirim sadece.

Gelelim Geceye Uyananlar'a... Nilüfer ve ağabeyi Haluk'un hem kendi hikayeleri, hem de kendileriyle olan hikayesini anlatıyor Geceye Uyananlar. Aynı zamanda bir aile dramı, ölüm döşeğinde olan ve ölen bir anne, ölmüş bir baba ve engelli kardeş Memo'yu da içine alan bir dram bu.

Ana karakterlerimizden Nilüfer'in iç dünyası bu kadar ayrıntılı ve aslında bir o kadar net anlatılabilirdi. Ölüm döşeğindeki annesiyle ilgilenen, Memo'ya bakan, bakmakla kalmayıp hayatta Memo için abladan daha fazlası olan bir Nilüfer var sayfaların arasında, Haluk'la hesaplaşmalarını, soğuk savaşlarını ve ortak kaderlerini de görüyoruz kitapta. Nilüfer'in bir örgüt üyesine olan aşkı ve bu aşkın Haluk ile olan bağlantısı da ilmek ilmez örülmüş sayfalara.

Haluk, teşkilattan. Faili meçhul cinayetler, yasak aşk, anne oğul ve baba oğul ilişkileri sayfalar arasında bize sunulanlar.

Memo, babasının bavulunun içinde saklanan kamçılarının varlığı ile yaşadığı baskı ve travma ile karşımıza çıkıyor. Bu sembolün yaşattığı travmanın psikolojik çözümlemesini de görüyoruz Memo'da. Memo güvenli bağlanmayı sadece Nilüfer ile kuruyor.

1980'lerge geçen roman, derin devlet, faili meçhul cinayetlere de değiniyor. Baktığımızda bu bir aile dramı. En güvenli liman gibi görünen aile ve ev kavramı, Geceye uyananlarda yok. Aile bir travma ve kabusların sebebi aslında.